Frontiers in Human Neuroscience dergisinde yayınlanan bir çalışmada, İspanya’nın Katalonya kentindeki anneler incelendi. Araştırmacılar, nüfusun %12’sinin hem Katalanca hem de İspanyolca konuştuğu bu bölgedeki anneleri hedef aldı.
Çalışma, Sant Joan de Déu Barselona Çocuk Hastanesi’nde bir ila üç günlük 131 yeni doğan bebeğin annesini içeriyordu. Bebekler arasında iki çift ikiz de bulunuyordu. Annelerin %41’i hamilelikleri sırasında sadece bir dil konuştuklarını belirtirken, %59’u Arapça, İngilizce, Rumence ve Portekizce gibi en az iki dil konuştuklarını ifade etti.
Araştırmacılar, bebeklerin belirli konuşma seslerine karşı beyin tepkilerini ölçmek amacıyla alınlarına elektrotlar yerleştirdi. Sesler; sesli harf /o/, bir geçiş, sesli harf /a/ sabit bir perdede ve /a/ perdede yükselme olmak üzere dört aşamadan oluşuyordu.
Araştırmacılar, doğumda ses perdesi ve sesli harflerin ‘nöral kodlaması’ üzerinde farklı etkiler olduğunu belirledi. Tek dilli annelere sahip bebekler, annelerinin dil perdesine daha uyumlu oldukları için /o a/ sesine daha fazla tepki gösterirken, birden fazla dil bilen anneleri olan bebekler ise tüm seslere karşı daha duyarlıydı.
Barselona Üniversitesi Sinir Bilimleri Enstitüsü’nden araştırmacı Carles Escera, “Verilerimiz, doğum öncesi dile maruz kalmanın doğumda ölçülen konuşma seslerinin sinirsel kodlamasını değiştirdiğini gösteriyor. Bu sonuçlar, doğumda konuşma seslerinin kodlanması için doğum öncesi dile maruz kalmanın önemini vurguluyor ve etkilerine dair yeni bilgiler sağlıyor” dedi.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.