MAİB’in Açıkladığı Ocak-Eylül Dönemi Makine İmalat Sektörü Verileri Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından yapılan açıklamaya göre, ocak-eylül dönemi makine imalat sektörü verileri paylaşıldı. Bu dönemde serbest bölgeler de dahil olmak üzere toplam makine ihracatı, geçen yıl ile benzer seviyede gerçekleşerek 20,9 milyar dolar olarak kaydedildi. Kilogram başına ortalama ihracat fiyatları 8 dolarlık tarihi seviyesini korurken,…
Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) tarafından yapılan açıklamaya göre, ocak-eylül dönemi makine imalat sektörü verileri paylaşıldı. Bu dönemde serbest bölgeler de dahil olmak üzere toplam makine ihracatı, geçen yıl ile benzer seviyede gerçekleşerek 20,9 milyar dolar olarak kaydedildi. Kilogram başına ortalama ihracat fiyatları 8 dolarlık tarihi seviyesini korurken, dolar bazında yaşanan %7,8’lik fiyat artışı tonaj olarak yaşanan %7’lik daralmayı dengeledi.
Yıllıklandırılmış verilere göre, serbest bölgeler dahil ihracatın 28,2 milyar dolar olduğu bu dönemde makine ithalatı 45,1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Sektörün en büyük ihracat pazarı olan Almanya’ya makine ihracatı %3,4 artarak 2,4 milyar dolara yaklaşırken, ABD pazarında %3,5’lik artışla yaklaşık 1,4 milyar dolar seviyesine ulaşıldı. İtalya pazarında yaşanan %15’i aşan artışla bu yıl 895 milyon dolar ile üçüncü sıraya yükseldi.
MAİB Başkanı Kutlu Karavelioğlu’nun açıklamalarına göre, Avrupa Birliği’nin (AB) ABD’ye ihracatındaki gerileme endişe verici boyutlara ulaşmış durumda. AB’nin, özellikle Almanya’nın ABD’ye ihracatındaki düşüş sadece ticaret dengesini etkilemekle kalmayıp Avrupa sanayisinin rekabet gücünü de olumsuz etkiliyor. Almanya’da yaşanan ekonomik kırılganlık, AB içinden ve dışından bu ülkeyle ticaret yapanları etkilerken, gümrük tarifeleri ve döviz kurlarındaki dalgalanmaların da bu durumu körüklediği belirtiliyor.
Karavelioğlu, Türkiye’nin ticari ve teknolojik entegrasyonunun yüksek olduğu ülkelerdeki gelişmelerin küresel üretim coğrafyasını yeniden şekillendirmeye başladığını vurguluyor. Türkiye’nin, Avrupa’daki sanayi ekosisteminin sürdürülebilirliği açısından önemli bir ortak olduğunu belirten Karavelioğlu, AB’nin Çin’e açılacak bir durumda olmaması gerektiğini ifade ediyor.
Bu değerlendirmeler, küresel ticaretin karmaşık ve rekabet dolu ortamında Türkiye’nin önemli bir konumda olduğunu ortaya koyuyor.
Reklam & İşbirliği: [email protected]