Anasayfa / Gündem / STK Afet Platformu üyesi sivil toplum kuruluşlarının her biri; İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, AFAD ve ilgili kamu kuruluşları ile iş birliği içinde uzman olduğu alanlarda afetin yaralarını sarmak için çalışmalar yürütüyor. İzmir’de ilk 2 günde 300’e yakın gönüllü ile durum ve ihtiyaç analizi yapıldı, depremden etkilenen kişilere psikolojik destek verildi ve gelen destekler için depo alanları oluşturuldu. Tüm bu organizasyonun sağlanması için çalışmalarda yer alan gönüllülerin koordinasyonuna yönelik hummalı çalışmalar halen devam ediyor. Her STK Kendi Uzmanlık Alanındaki Çalışmaları Yürütüyor STK Afet Platformu üyesi kuruluşlar arasında ihtiyaç analizi ve gönüllü organizasyonu alanında deneyimli olanlar bir taraftan doğrudan ve sosyal medya üzerinden gelen ihtiyaçların doğrulamasını yaparken bir taraftan da yardımda bulunmak isteyen kişilerin kayıtlarını alıyor. İhtiyaç haritalama konusunda uzmanlaşmış olanlar ise hazırlanan özel bir yazılım sayesinde depremden en çok etkilenen Bayraklı ve Seferihisar bölgeleri başta olmak üzere afet bölgesindeki ihtiyaçların harita üzerinde işaretlenmesine ve bu ihtiyaçların karşılanmasına önayak oluyor. Talep edilen ve doğrulaması yapılan ihtiyaçların karşılanması aşamasında gıda bankacılığı ve lojistik alanında tecrübeli olan sivil toplum kuruluşları önemli bir görev üstlenerek Türkiye’nin dört bir yanından gelen destek paketlerinin depo yönetimini yapıyor. Psikolog ve sosyal travma uzmanlarından oluşan birçok sivil toplum kuruluşu, çocuklar başta olmak üzere tüm depremden etkilenen kişilerin yaşadıkları travmayı atlatmaları ve moral desteği vermek için çalışıyorlar. Saha görevleri için gönüllü koordinasyonları, STK Afet Platformu içerisinde bulunan ve koordinasyon alanında uzmanlaşmış sivil toplum kuruluşlarının gönüllüleri tarafından sağlanıyor. Hayvan hakları üzerine çalışan kuruluşlar ise depremden etkilenen hayvanların tedavisi ve beslenmesi üzerine çalışıyorlar. Tüm bu çalışmalar; COVID-19 önlemleri kapsamında sosyal mesafeye, maske ve hijyen kurallarına uyularak büyük bir titizlikle yürütülüyor. Çalışmalar esnasında bölgede görev alan tüm gönüllülerin ve depremden etkilenen halkın sağlığı esas alınıyor. İzmir’de 30’a Yakın Sivil Toplum Kuruluşu Görev Alıyor İzmir’deki koordinasyonda Sivil Toplum Kuruluşları Afet Platformu üyesi olan Ahbap Derneği, AÇEV, Açık Açık, Akut Vakfı, Çorbada Tuzun Olsun Derneği, Dünya Doktorları Derneği, Hayata Destek Derneği, İhtiyaç Haritası, İstanbul Gönüllüleri, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı, Kadın Girişimciler Derneği, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Koruncuk Vakfı, Lokman Hekim Sağlık Vakfı, Maya Vakfı, Nef Vakfı, Nirengi Derneği, Sevgi ve Kardeşlik Vakfı, Temel İhtiyaç Derneği, Toplum Gönüllüleri Vakfı, Turkish Philantropy Funds, Türk Psikologları Derneği ve World Human Relief’in yanında; İzmir’de yer alan Corona Günlerinde İyilik Platformu, Geleceği Paylaş Sivil İnisiyatifi, İZMAD, MSYD-ASRA, Mülteci Destek Derneği, Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği de bulunuyor. Ayrıca Ege Denizi Depremi için yapılacak bireysel ve kurumsal destekler tüm STK Afet Platformu’nun yapacağı çalışmalar için büyük önem arz ediyor.

STK Afet Platformu üyesi sivil toplum kuruluşlarının her biri; İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, AFAD ve ilgili kamu kuruluşları ile iş birliği içinde uzman olduğu alanlarda afetin yaralarını sarmak için çalışmalar yürütüyor. İzmir’de ilk 2 günde 300’e yakın gönüllü ile durum ve ihtiyaç analizi yapıldı, depremden etkilenen kişilere psikolojik destek verildi ve gelen destekler için depo alanları oluşturuldu. Tüm bu organizasyonun sağlanması için çalışmalarda yer alan gönüllülerin koordinasyonuna yönelik hummalı çalışmalar halen devam ediyor. Her STK Kendi Uzmanlık Alanındaki Çalışmaları Yürütüyor STK Afet Platformu üyesi kuruluşlar arasında ihtiyaç analizi ve gönüllü organizasyonu alanında deneyimli olanlar bir taraftan doğrudan ve sosyal medya üzerinden gelen ihtiyaçların doğrulamasını yaparken bir taraftan da yardımda bulunmak isteyen kişilerin kayıtlarını alıyor. İhtiyaç haritalama konusunda uzmanlaşmış olanlar ise hazırlanan özel bir yazılım sayesinde depremden en çok etkilenen Bayraklı ve Seferihisar bölgeleri başta olmak üzere afet bölgesindeki ihtiyaçların harita üzerinde işaretlenmesine ve bu ihtiyaçların karşılanmasına önayak oluyor. Talep edilen ve doğrulaması yapılan ihtiyaçların karşılanması aşamasında gıda bankacılığı ve lojistik alanında tecrübeli olan sivil toplum kuruluşları önemli bir görev üstlenerek Türkiye’nin dört bir yanından gelen destek paketlerinin depo yönetimini yapıyor. Psikolog ve sosyal travma uzmanlarından oluşan birçok sivil toplum kuruluşu, çocuklar başta olmak üzere tüm depremden etkilenen kişilerin yaşadıkları travmayı atlatmaları ve moral desteği vermek için çalışıyorlar. Saha görevleri için gönüllü koordinasyonları, STK Afet Platformu içerisinde bulunan ve koordinasyon alanında uzmanlaşmış sivil toplum kuruluşlarının gönüllüleri tarafından sağlanıyor. Hayvan hakları üzerine çalışan kuruluşlar ise depremden etkilenen hayvanların tedavisi ve beslenmesi üzerine çalışıyorlar. Tüm bu çalışmalar; COVID-19 önlemleri kapsamında sosyal mesafeye, maske ve hijyen kurallarına uyularak büyük bir titizlikle yürütülüyor. Çalışmalar esnasında bölgede görev alan tüm gönüllülerin ve depremden etkilenen halkın sağlığı esas alınıyor. İzmir’de 30’a Yakın Sivil Toplum Kuruluşu Görev Alıyor İzmir’deki koordinasyonda Sivil Toplum Kuruluşları Afet Platformu üyesi olan Ahbap Derneği, AÇEV, Açık Açık, Akut Vakfı, Çorbada Tuzun Olsun Derneği, Dünya Doktorları Derneği, Hayata Destek Derneği, İhtiyaç Haritası, İstanbul Gönüllüleri, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı, Kadın Girişimciler Derneği, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Koruncuk Vakfı, Lokman Hekim Sağlık Vakfı, Maya Vakfı, Nef Vakfı, Nirengi Derneği, Sevgi ve Kardeşlik Vakfı, Temel İhtiyaç Derneği, Toplum Gönüllüleri Vakfı, Turkish Philantropy Funds, Türk Psikologları Derneği ve World Human Relief’in yanında; İzmir’de yer alan Corona Günlerinde İyilik Platformu, Geleceği Paylaş Sivil İnisiyatifi, İZMAD, MSYD-ASRA, Mülteci Destek Derneği, Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği de bulunuyor. Ayrıca Ege Denizi Depremi için yapılacak bireysel ve kurumsal destekler tüm STK Afet Platformu’nun yapacağı çalışmalar için büyük önem arz ediyor.

Akyazi Son Haber
Gündem
STK Afet Platformu üyesi sivil toplum kuruluşlarının her biri; İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, AFAD ve ilgili kamu kuruluşları ile iş birliği içinde uzman olduğu alanlarda afetin yaralarını sarmak için çalışmalar yürütüyor. İzmir’de ilk 2 günde 300’e yakın gönüllü ile durum ve ihtiyaç analizi yapıldı, depremden etkilenen kişilere psikolojik destek verildi ve gelen destekler için depo alanları oluşturuldu. Tüm bu organizasyonun sağlanması için çalışmalarda yer alan gönüllülerin koordinasyonuna yönelik hummalı çalışmalar halen devam ediyor. Her STK Kendi Uzmanlık Alanındaki Çalışmaları Yürütüyor STK Afet Platformu üyesi kuruluşlar arasında ihtiyaç analizi ve gönüllü organizasyonu alanında deneyimli olanlar bir taraftan doğrudan ve sosyal medya üzerinden gelen ihtiyaçların doğrulamasını yaparken bir taraftan da yardımda bulunmak isteyen kişilerin kayıtlarını alıyor. İhtiyaç haritalama konusunda uzmanlaşmış olanlar ise hazırlanan özel bir yazılım sayesinde depremden en çok etkilenen Bayraklı ve Seferihisar bölgeleri başta olmak üzere afet bölgesindeki ihtiyaçların harita üzerinde işaretlenmesine ve bu ihtiyaçların karşılanmasına önayak oluyor. Talep edilen ve doğrulaması yapılan ihtiyaçların karşılanması aşamasında gıda bankacılığı ve lojistik alanında tecrübeli olan sivil toplum kuruluşları önemli bir görev üstlenerek Türkiye’nin dört bir yanından gelen destek paketlerinin depo yönetimini yapıyor. Psikolog ve sosyal travma uzmanlarından oluşan birçok sivil toplum kuruluşu, çocuklar başta olmak üzere tüm depremden etkilenen kişilerin yaşadıkları travmayı atlatmaları ve moral desteği vermek için çalışıyorlar. Saha görevleri için gönüllü koordinasyonları, STK Afet Platformu içerisinde bulunan ve koordinasyon alanında uzmanlaşmış sivil toplum kuruluşlarının gönüllüleri tarafından sağlanıyor. Hayvan hakları üzerine çalışan kuruluşlar ise depremden etkilenen hayvanların tedavisi ve beslenmesi üzerine çalışıyorlar. Tüm bu çalışmalar; COVID-19 önlemleri kapsamında sosyal mesafeye, maske ve hijyen kurallarına uyularak büyük bir titizlikle yürütülüyor. Çalışmalar esnasında bölgede görev alan tüm gönüllülerin ve depremden etkilenen halkın sağlığı esas alınıyor. İzmir’de 30’a Yakın Sivil Toplum Kuruluşu Görev Alıyor İzmir’deki koordinasyonda Sivil Toplum Kuruluşları Afet Platformu üyesi olan Ahbap Derneği, AÇEV, Açık Açık, Akut Vakfı, Çorbada Tuzun Olsun Derneği, Dünya Doktorları Derneği, Hayata Destek Derneği, İhtiyaç Haritası, İstanbul Gönüllüleri, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı, Kadın Girişimciler Derneği, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Koruncuk Vakfı, Lokman Hekim Sağlık Vakfı, Maya Vakfı, Nef Vakfı, Nirengi Derneği, Sevgi ve Kardeşlik Vakfı, Temel İhtiyaç Derneği, Toplum Gönüllüleri Vakfı, Turkish Philantropy Funds, Türk Psikologları Derneği ve World Human Relief’in yanında; İzmir’de yer alan Corona Günlerinde İyilik Platformu, Geleceği Paylaş Sivil İnisiyatifi, İZMAD, MSYD-ASRA, Mülteci Destek Derneği, Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği de bulunuyor. Ayrıca Ege Denizi Depremi için yapılacak bireysel ve kurumsal destekler tüm STK Afet Platformu’nun yapacağı çalışmalar için büyük önem arz ediyor.

356 kez okundu | Güncelleme: 2 Kasım 2020 14:37

STK Afet Platformu üyesi sivil toplum kuruluşlarının her biri; İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, AFAD ve ilgili kamu kuruluşları ile iş birliği içinde uzman olduğu alanlarda afetin yaralarını sarmak için çalışmalar yürütüyor. İzmir’de ilk 2 günde 300’e yakın gönüllü ile durum ve ihtiyaç analizi yapıldı, depremden etkilenen kişilere psikolojik destek verildi ve gelen destekler için depo alanları oluşturuldu. Tüm bu organizasyonun sağlanması için çalışmalarda yer alan gönüllülerin koordinasyonuna yönelik hummalı çalışmalar halen devam ediyor. Her STK Kendi Uzmanlık Alanındaki Çalışmaları Yürütüyor STK Afet Platformu üyesi kuruluşlar arasında ihtiyaç analizi ve gönüllü organizasyonu alanında deneyimli olanlar bir taraftan doğrudan ve sosyal medya üzerinden gelen ihtiyaçların doğrulamasını yaparken bir taraftan da yardımda bulunmak isteyen kişilerin kayıtlarını alıyor. İhtiyaç haritalama konusunda uzmanlaşmış olanlar ise hazırlanan özel bir yazılım sayesinde depremden en çok etkilenen Bayraklı ve Seferihisar bölgeleri başta olmak üzere afet bölgesindeki ihtiyaçların harita üzerinde işaretlenmesine ve bu ihtiyaçların karşılanmasına önayak oluyor. Talep edilen ve doğrulaması yapılan ihtiyaçların karşılanması aşamasında gıda bankacılığı ve lojistik alanında tecrübeli olan sivil toplum kuruluşları önemli bir görev üstlenerek Türkiye’nin dört bir yanından gelen destek paketlerinin depo yönetimini yapıyor. Psikolog ve sosyal travma uzmanlarından oluşan birçok sivil toplum kuruluşu, çocuklar başta olmak üzere tüm depremden etkilenen kişilerin yaşadıkları travmayı atlatmaları ve moral desteği vermek için çalışıyorlar. Saha görevleri için gönüllü koordinasyonları, STK Afet Platformu içerisinde bulunan ve koordinasyon alanında uzmanlaşmış sivil toplum kuruluşlarının gönüllüleri tarafından sağlanıyor. Hayvan hakları üzerine çalışan kuruluşlar ise depremden etkilenen hayvanların tedavisi ve beslenmesi üzerine çalışıyorlar. Tüm bu çalışmalar; COVID-19 önlemleri kapsamında sosyal mesafeye, maske ve hijyen kurallarına uyularak büyük bir titizlikle yürütülüyor. Çalışmalar esnasında bölgede görev alan tüm gönüllülerin ve depremden etkilenen halkın sağlığı esas alınıyor. İzmir’de 30’a Yakın Sivil Toplum Kuruluşu Görev Alıyor İzmir’deki koordinasyonda Sivil Toplum Kuruluşları Afet Platformu üyesi olan Ahbap Derneği, AÇEV, Açık Açık, Akut Vakfı, Çorbada Tuzun Olsun Derneği, Dünya Doktorları Derneği, Hayata Destek Derneği, İhtiyaç Haritası, İstanbul Gönüllüleri, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı, Kadın Girişimciler Derneği, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Koruncuk Vakfı, Lokman Hekim Sağlık Vakfı, Maya Vakfı, Nef Vakfı, Nirengi Derneği, Sevgi ve Kardeşlik Vakfı, Temel İhtiyaç Derneği, Toplum Gönüllüleri Vakfı, Turkish Philantropy Funds, Türk Psikologları Derneği ve World Human Relief’in yanında; İzmir’de yer alan Corona Günlerinde İyilik Platformu, Geleceği Paylaş Sivil İnisiyatifi, İZMAD, MSYD-ASRA, Mülteci Destek Derneği, Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği de bulunuyor. Ayrıca Ege Denizi Depremi için yapılacak bireysel ve kurumsal destekler tüm STK Afet Platformu’nun yapacağı çalışmalar için büyük önem arz ediyor.

ABONE OL

News

2 Kasım 2020 14:37

BEĞENDİM

ABONE OL

News

‘Kişiye özel’

Gülüş tasarımı hakkında bilgi veren Estetik Diş Hekimleri Akademisi Derneği (EDAD) üyesi Arzu Yalnız , “Gülüş tasarımı, doktorluk ile sanatın beraber uygulanarak, kişiye özel ideal gülüşü yenilemektir. Burada kişiye özel tabiri çok önemli. Çünkü amacımız herkese standart bir gülüş tasarımı yapmak değil kişiye özel, doğal görünümlü bir sonuç almak” dedi.

Bazı insanlar için yalnızca diş beyazlatmayla hastanın gülüş estetiği sağlanılabilirken bazı kişilerde dişlere müdahale etmek gerektiğini belirten Zogun, “Arka dişlerini kaybetmiş olan kişilerin arka dişlerine ve yanaklara yapılacak destek ile gülüş estetiği sağlanabilir. Öte yandan gülüş tasarımında diş ve diş etinin birbiriyle uyumu da oldukça önemlidir. Diş ile diş etinin aynı oranda görünmesi gerekir” dedi.

Nasıl yapılıyor?

Arzu Yalnız , gülüş tasarımı süreçlerini ise şöyle özetledi: “Hastanın yüz şekli, ten rengi, güldüğünde oluşan dudak şekli gibi bir takım kriterleri kaydederek hekim buna göre bir takım çalışmalar yapar. Hastaya ait birçok diş formu, diş boyu, birkaç diş dizilimi öncesinden tespit edilip, laboratuvar ortamında bir takım çalışmalar gerçekleştirilerek prova yapılır. Birçok seçenekli çalışma yapılarak dişler hastaya uygulanmış gibi kişinin fotoğrafı üzerinde çeşitli modellemeler yapılır. Hasta ve hekim bu çalışmalar doğrultusunda karşılıklı olarak hangi model ve hangi renk olacağına birlikte karar verir.”

Hollywood starlarının izinde

Son yıllarda Hollywood gülüşü isteyenlerin oranının artığını belirten Arzu Yalnız , “Hollywood Gülüşü, dişlerin görünürlüğünün artırarak ve dudakları daha hacimli göstererek kişilerin Hollywood yıldızları gibi gülmesini amaçlayan bir tedavi. Özellikle önde yer alan iki dişin biraz daha uzatılarak daha genç bir görünüm sağlanıyor. Görünümünde pozitif etki yaratmak isteyenlerin ilk tercihlerinden biri de bu tip uygulamalar” diye konuştu

GREEN PR/0 533 618 67 00